Surp Lusavoriç, daha doğrusu Surp Krikor Lusavoriç Manastırı [Çankılvankı], Sebuh Dağı’nın [Kara Dağ-Köhnem] eteğinde, 2600 metre yükseklikte, dağın eteklerinden güneye doğru uzanan bir sırtta, Drtadapert ya da ‘Dırtad Kalesi’ [Durnakale] olarak adlandırılan dağ kolunun yukarı tarafında, 39° 43’ Kuzey enlemi, 39° 11’ Doğu boylamında yer alır. Manastıra, başka yolların yanı sıra, vaktiyle dağ yolunu takip ederek doğrudan Yerzınga’dan [Erzincan] gelen hacıların, Gabos Manastırı’nda (bkz. no. 46) mola verdikten sonra kullandıkları, Dzağgamark [***] adındaki küçük vadiyi takip ederek de ulaşılabilir.
Avak Vank (Büyük Manastır) (bkz. no. 44) gibi, Surp Lusavoriç Manastırı ya da İnziva Yeri de, Aziz Krikor’un — Ermenistan’ın ‘Aydınlatıcı’sı— 4. yüzyılın başında, Taranaği Kantonu’nda, Sebuh Dağı’nın yükseklerinde bulunuşunun; daha kesin olarak da, içinde münzevi hayatı yaşamakta olan bir bakirenin adıyla anılan, Mane Mağarası’nın (Manayark ya da Manya Ayrk) yakınlarında inzivaya çekilişinin hatırasını taşır. Aslında burada, geleneksel anlatılara göre şehadeti Aziz Krikor’un öğretisiyle aynı zamana rastlayan Azize Hıripsime’nin de ziyaret ettiği, manastırın sağ alt tarafındaki sarp bir yamaca oyulmuş, bir dizi mağara söz konusudur. Manastırın temelleri, muhtemelen 5. ya da 6. yüzyılda, Karnig adında birinin bu yörede Lusavoriç’in kemiklerini bulmasının ardından, azizin ilk mezarlarından birinin üzerine inşa edilen bir ilk martiryumun çevresinde atılmıştır; mekânın, Karnig Manastırı olarak da adlandırılmış olmasının nedeni budur. Bu martiryumun bitişiğine, sonradan iki yan şapel eklenmiştir. Katolikos V. Hovhannes (899-931), 10. yüzyılın ilk yirmi-otuz yılında, Sebuh Dağı’nda çekildiği bir inziva sırasında, mağaralar ile martiryumun arasına, martiryumun kuzeydoğusuna ve Surp Krikor’un açtığına inanılan Pareham pınarına birkaç adım mesafede küçük bir kilise — Amenapırgiç — inşa ettirmiştir. Martiryum ve şapelleri, 10. yüzyıl ile 11. yüzyıl arasında, üç sahını ve üç açıklığı olan bir bazilikayla uzatılıp genişletilmiştir. Bu yapı topluluğu, 1207 tarihli bir metinde adı geçen, manastırın yukarı tarafındaki Surp Garabed İnziva Yeri’nin de aralarında bulunduğu, pek çok inziva yerini de içerir. Lusavoriç İnziva Yeri, bir keşiş manastırı olmanın yanı sıra, arazi koşullarının çetinliğine rağmen, 12. yüzyıl ile 15. yüzyıl arasında faal bir skriptoryum da olmuştur: Komşu Avak Vank’ın (bkz. no. 44) büyük başrahiplerinden Movses Yerzengatsi (Erzincanlı Movses), 14. yüzyılın ilk çeyreğinde burada ders vermiş ve muhterem keşiş vartabed Aharon Krikor’un (ö. 1316) kemale erişinin tanığı olmuştur; 15. yüzyılda, Parseğ, Yeremya ve Krikor adlı rahipler, 1439 yılında Türkmenler tarafından talan edilen manastırı yeniden canlandırarak, Avak Vank’la birlikte önemli bir skritoryum faaliyeti yürütmesini sağlamıştır.
Intérieur de la basilique, axe ouest-est, 2008(Coll. privée)
1522-1536 yılları arasında, vartabed Mağakya Tercantsi (Tercanlı Mağakya), Lusavoriç’in pınarının bulunduğu yere bir çeşme yaptırmış, bazilikanın güneyine bir narteks inşa ettirmiş ve avlu duvarının üst kısmına bir taraça ekletmiştir. 16.-17. yüzyıllarda, silahlı çetelerin saldırılarına rağmen, manastır cemaati belli ölçüde canlılığını korumuştur: Vakanüvis Krikor Taranağitsi (Taranaği’li Krikor, 1576-1643), bu sayede, ilk eğitimini Sebuh Dağı’ndaki Surp Lusavoriç Manastırı’nda almıştır. Yine de, manastır sonraki yüzyıllarda inişe geçmiştir. Avak Vank gibi, artık Prokhoronyants hanedanı tarafından yönetilen manastırın bazilikasında, 19. yüzyılda bu sülale tarafından bazı restorasyonlar gerçekleştirilmiştir. 1895’te yerle bir edilen manastır, sonradan yenilenememiştir.
Surp Lusavoriç ya da Mane Mağarası Manastırı’nda şu yapılar yer almaktadır: kubbeli bir martiryum, iki yan şapel ve bunların batı uzantısında yer alan, dört serbest sütunun taşıdığı, beşiktonozlu bir kubbeye sahip bir bazilikadan oluşan Surp Lusavoriç cenaze kilisesi; bazilikanın güney duvarının bitişiğinde yer alan bir narteks; biraz ötede bulunan, 10. yüzyılda inşa edilmiş, kubbe kasnağına ve kubbeye sahip bir yapı olan Surp Pırgiç Kilisesi; Lusavoriç çeşmesi; Mane ve Azize Hıripsime mağaralarının da aralarında bulunduğu, dağa oyulmuş mağaralar. İki kilisenin aşağısında yer alan Surp Garabed, Erits Mangants Üç İbrani) ve Surp Minas inziva yerleri de, Surp Lusavoriç Manastırı’na bağlıydı. Eskiden, ana kilisenin etrafında bir avlu duvarı ve eklenti binalar bulunuyordu.
Plan (Thierry, 2005, 119)
Surp Lusavoriç Manastırı, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından gaspedilmiş ve metruk kalmıştır. İlk martiryumun kubbesi ve bazilikanın merkezî tonozu, güney sahını ve güney narteksi çökmüştür. Surp Pırgiç Kilisesi’nin kubbe kasnağı da, kubbesi de artık yerinde değildir. Kilisenin çevresindeki inziva yerlerinden geriye yalnızca yıkıntılar kalmıştır.
Surménian, 1947, 88-91, 222-224. Oskian, 1951, 31-47. Thierry, 2005, 112-117.